Ayetler

Enam 128. Ayetteki Tercüme Hatası

Altta Diyanet Vakfı'nın mealiyle Süleymaniye Vakfının meali peş peşe yazdım, bir ifadeyi renkli belirttim. Her iki mealde de aynı renk aynı ifadeyi gösterir. Diyanet ve pek çok mealde renkli belirttiğim ifade yanlış tercüme ediliyor. Süleymaniye Vakfı'nın meali doğrudur. Renkli ifadeyi kıyas yapabilesin diye iki meali peş peşe ekledim.

Diyanet Vakfı Meali

ENAM SURESİ

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.

128. Allah, onların hepsini bir araya topladığı gün, «Ey cinler (şeytanlar) topluluğu! Siz insanlarla çok uğraştınız» der. Onların, insanlardan olan dostları ise: «Ey Rabbimiz! (Biz) birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık» derler. Allah da buyurur ki: Allah’ın dilediği hariç, içinde ebedî kalacağınız yer ateştir. Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, bilendir.

Süleymaniye Vakfı Meali

ENAM SURESİ

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.

128. Herkesi bir araya toplayacağı gün Allah şöyle diyecektir: “Ey cin topluluğu! Birçok insanı etkilediniz!” Onların insan dostları da şöyle diyeceklerdir: "Evet, Rabbimiz! Birbirimizden faydalandık. Nihayet bize biçtiğin sürenin sonuna ulaştık." Allah diyecek ki: “Belirlediklerim hariç[*] kalacağınız yer, içinde ölmeyeceğiniz ateştir.” Senin Rabbin daima doğru karar verir, her şeyi bilir.

[*] Bkz. Nisa 4/48 ve dipnotu. Allah, şirkin dışındaki günahları affedebileceğini bildirdiği için müşrik olmadığı halde ebedi cehennem cezasını hak edenler de çıkarılabilirler (Nisa 4/93).

Allah Her Şeyin Kuralını Bildirmiş?

Bu ayette cehenneme giren insan ve cinleri görüyoruz. Cehenneme giren birinin bağışlanması Allah'ın onu affetmeyi dilemesine mi bağlıdır? O zaman affetmediklerine haksızlık olur. Allah Kur'an'da her şeyin kuralını, her şeyi bir ölçüyle yaptığını bildirmiş. O zaman burada da bir ölçü olması gerekir ki bunun ayeti Nisa 48'dir. Allah kimi bağışlamayacağını bu ayette söylüyor.

Süleymaniye Vakfı Meali

NİSA SURESİ

Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım.

48. Allah, kendisine ortak koşulmasını (şirki) bağışlamaz. Bunun altında olanları, gerekeni yapan kişi için bağışlar. Kim Allah'a ortak koşarsa, O’na büyük bir iftirada bulunmuş olur.

Allah Nisa 48'de şirki bağışlamayacağını söyledi. Bu Allah'ın belirlediği kural. O zaman Enam 128'de Allah bu kurala uyanı bağışlayacağını söylüyor demektir. Yani büyük günahlar işleyip, tartıda günah kısmı ağır basanlar cehenneme girer, bunların içinde şirke girmeyenler cezaları dolunca çıkar. Bunların kimler olduğunu Allah belirleyecektir. Şâe = شاء fiilinin anamı bilinmediği için böyle saçma mealler oluyor. Nisa 48. ayetin açıklaması için bu sayfaya bakabilirsin. Nisa 48 Şae Fiili

Şâe شاء Fiiliyle İlgili Ayrıntılı Açıklama

شَاءَ şā'e fiiliyle ilgili ayrıntılı açıklamayı İbrahim dördüncü ayeti ele aldığım sayfada okuyabilirsin. İbrahim 4. Ayet Şae Fiili

شَاءَ şā'e fiiline dileme anlamı verince Kur'an'ı Kerim nasıl tutarsız bir kitap oluyor görmek için Enam 145-146. ayetleri ele aldığım sayfaya bakabilirsin. Enam 145-146. Ayetler Şae Fiili

Müslümanlar cehenneme girecek mi, giren çıkacak mı bu sayfadan okuyabilirsin. Müslümanlar Cehenneme Girecek Mi?

Seçtiğim Meallerde Nasıl Tercüme Edilmiş?

Eğer çok okunan mealler arasında doğru tercüme varsa yeşil doğrulama işaretiyle belirtim.

  1. Ali Akın

    128. Allah, onların (insanların ve cinlerin) hepsini bir araya toplayacağı gün şöyle buyuracak: “Ey cinler (şeytanlar) toplumu! Siz, insanları çok saptırdınız (çok insan yoldan çıkartıp peşinize taktınız)”. Onların insanlardan olan dostları da diyecekler ki: “Ey Rabb’imiz! Biz, birbirimizden yararlandık (insanlar, şeytanlardan, şehvetleri ve yollarını öğrendiler; şeytanlar da, istediklerini insanlara yaptırmakla muratlarına erdiler. İnsanlar, korkulu zamanlarda cinlere sığınıyorlardı; cinler de, insanları korumaya muktedir olduklarını söylüyorlardı) ve bizim için biçtiğin sürenin sonuna geldik.” Allah buyuracak ki: “Sizin son varacağınız yer o ateştir; siz sonsuza dek orada kalacaksınız; ancak Allah’ın dilediği müstesna. Çünkü şüphesiz senin Rabb’in Hakim’dir (bütün işleri yerli yerince yapandır), Alim’dir (her şeyi pekiyi bilendir).

  2. Bayraktar Bayraklı

    128. Hepsini bir araya topladığı gün, "Ey cinler topluluğu!" der. "Siz insanlarla çok uğraştınız." Onların insan dostları derler ki: "Rabbimiz, birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık." Allah buyurur ki: "Durağınız ateştir. Allah'ın dileyip affetmesi hariç, orada sürekli kalacaksınız." Şüphesiz Rabbin, hüküm ve hikmet sahibidir; bilendir

  3. Diyanet İşleri

    128. Allah, onların hepsini bir araya topladığı gün, "Ey cinler (şeytanlar) topluluğu! Siz insanlarla çok uğraştınız" (der). Onların insanlar arasındaki dostları ise, "Ey rabbimiz! Biz birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık" derler. Allah buyurur ki: "Allah’ın dilediği hariç olmak üzere, içinde ebedî kalacağınız yer ateştir." Şüphesiz rabbin hikmet ve ilim sahibidir.

  4. Diyanet Vakfı

    128. Allah, onların hepsini bir araya topladığı gün, «Ey cinler (şeytanlar) topluluğu! Siz insanlarla çok uğraştınız» der. Onların, insanlardan olan dostları ise: «Ey Rabbimiz! (Biz) birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık» derler. Allah da buyurur ki: Allah’ın dilediği hariç, içinde ebedî kalacağınız yer ateştir. Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, bilendir.

  5. Edip Yüksel

    128. Hepsini sürüp topladığı gün: "Ey cinler topluluğu, siz çok sayıda insan harcadınız." Onların insanlardan olan dostları: "Efendimiz, bize verdiğin sürenin sonuna erişinceye kadar birbirimizden hoşlandık" derler. "Yeriniz ateştir" der. ALLAH’ın dilemesi hariç, orada ebedî kalacaklardır. Efendin Bilgedir, Bilendir.

  6. Elmalılı Hamdi Yazır

    128. (Allah), onların hepsini topladığı gün, cinlere: «Ey cin topluluğu! İnsanların çoğunu yoldan çıkardınız» der. İnsanlardan cinlerin dostu olanlar da şöyle derler: «Rabbimiz! Biz birbirimizden faydalandık. Nihayet bize tayin ettiğin vademize ulaştık». Allah da: «Sizin durağınız cehennemdir. Orada, Allah’ın dilemesi müstesna, ebedi olarak kalacaksınız» der. Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, her şeyi bilendir.

  7. Hakkı Yılmaz

    128. Ve Allah, onların hepsini topladığı gün: “Ey gizli düşman topluluğu! Kesinlikle bu insanlardan çoğalttınız! İnsanlardan onların yakınları da, “Rabbimiz! Biz birbirimizden kazanç sağladık. Sonunda biz, bizim için vakitlendirdiğin süremizin sonuna ulaştık” derler. Allah, “Ateş, sizin durağınızdır. Orada, Allah’ın dilemesi hariç, sonsuz olarak kalacaksınız” der. Şüphesiz Rabbin en iyi yasa koyan, bozulmayı iyi engelleyen/sağlam yapan, en iyi bilendir.

  8. Hasan Basri Çantay

    128. (Hatırlayın) o gün (ü) ki (Allah) onların hepsini (huzurunda) toplayacakdır. «Ey cin (şeytanlar) cemâati, (denilecek) insanlardan bir çoğunu (başdan çıkarıb) almak (kendinize maletmek) kaydına düşdünüz ha»! Onların dostları olan insanlar da şöyle diyecek: «Ey Rabbimiz, kimimiz kimimizden fâide gördük, bizim için takdir etdiğin va’deye erdik». Buyuracak ki: «Allahın diledikleri müstesna olmak üzere, içinde ebedî kalıcı olduğunuz ateş karargâhınızdır sizin». Şübhesiz ki Rabbin tam hüküm ve hikmet saahibidir, hakkıyle bilendir.

  9. Hasan Tahsin Feyizli - Feyzü'l Furkan

    128. O gün (Allah), onların hepsini (huzurunda) toplayacak: “Ey cinler (şeytanlar) topluluğu! İnsanlarla (onları azdırmak suretiyle) çok uğraştınız.” (diyecek). İnsanlardan onların dostları da: “Ey Rabbimiz! (Biz) birbirimizden faydalandık ve bize tayin ettiğin ecelimize eriştik.” diyecek. O’da buyuracak ki: “Öyleyse Allah’ın dilediği (müddet) dışında yeriniz, içinde sürekli kalmak üzere ateştir. Şüphesiz ki Rabbin, tam hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.”

  10. Hayrat Vakfı Meali

    128. Ve (Allah) o gün, onları hep berâber bir araya getirecektir. (Kendilerine:) `Ey cinler (tâifesinden olan şeytanlar) topluluğu! Şübhesiz ki (siz,) insanlardan (inkâr edenlerin sayısını) çoğaltmak istediniz!` (denilecek). Onların insanlardan olan dostları ise diyecek ki: `Rabbimiz! (Doğrusu biz) birbirimizden faydalandık ve bize takdîr ettiğin ecelimize ulaştık!` (O da) şöyle buyuracak: `Allah`ın dilediği müstesnâ, içinde ebediyen kalıcı kimseler olarak, varacağınız yer ateştir!` Şübhesiz ki Rabbin, Hakîm (her işi hikmetli olan)dır, Alîm(herşeyi hakkıyla bilen)dir.

  11. Hüseyin Atay

    128. Hepsini toplayacağı gün: “Ey cin topluluğu! İnsan- lardan çok kimseyi kendinizin tarafına aldınız.” İnsanlardan cinlere dost olanlar, “Rabbimiz! Birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık” derler. “Allah dilediği kadar, ateş temelli kalacağınız yerdir” der. Doğrusu, Rabbin bilgedir, bilgindir.

  12. İhsan Eliaçık

    128. ONLARIN hepsini toplayıp bir araya getireceği gün, "Ey cinler topluluğu! Siz insanlarla çok uğraştınız." diyecek. İnsanlardan onların yardak­çıları da, "Ey Rabbimiz! Biz birbirimizden güç aldık, ama artık bize tanıdığın sürenin sonuna geldik." diyecekler. Allah da, "Sizin yeriniz, Allah'ın dileyip affetmesi hariç ebedi ateştir!" diyecek. Rabbin her şeyi bilendir, çok bilgedir

  13. Kur'ân-ı Mecid Tefsirli Meal-i Alisi (İsmailağa Cemaati)

    128. (Allâh-u Te`âlâ) onları (diriltip) hep birlikte (huzuruna) haşr(-u cem) edeceği gün: “Ey cin(ler ve şeytanlar) topluluğu! Gerçekten de siz (kötü yolda kendinize arkadaş olarak) çok insanlar edinmiştiniz/ insanları saptırma işini çokça yapmıştınız/. (Bu yüzden onlar da sizinle birlikte haşr olundular.)” (buyuracak.) Onların (kendilerini dinlemiş) insanlardan olan dostları da (şeytanlara uyup dirilmeyi inkâr ettiklerini itiraf ve karşılaştıkları duruma pişmanlıklarını ifâde etmek üzere): “Ey Rabbimiz! Bir kısmımız diğer bir kısımla iyice yararlandı ve böylece bizim (ölüp dirilmemiz) için tayin buyurmuş olduğun o ecelimize ulaştık.” dedi. O (zaman Allâh-u Te`âlâ): “Sizin ikametgâhınız ancak o ateştir! Allâh’ın dilediği (süreler; o cehenneme düşmeden evvel yaşadığınız dönemler ve düştükten sonra soğuk tabakasına nakledileceğiniz devreler) dışında, onun içerisinde ebediyyen kalıcılar olarak!” buyurdu. (Habîbim!) Şüphesiz senin Rabbin (azap etme ve mükâfatlandırma dâhil tüm işlerini yerli yerinde yapan bir) Hakîm’dir; (insücinnin yaptıklarını ve hak ettiklerini çok iyi bilen bir) Alîm’dir.

  14. Kur'an Yolu Türkçe Meal ve Tefsir

    128. Onların hepsini bir araya toplayacağı gün şöyle diyecektir: "Ey cin topluluğu! İnsanlardan pek çoğunu saptırıp aranıza kattınız." Onların insanlardan olan dostları, "Ey Rabbimiz! Bizler birbirimizden yararlandık ve bize belirlediğin süremizin sonuna ulaştık" diyecekler. Allah da diyecek ki: "Allah'ın diledikleri (affettikleri) hariç, içinde ebedi kalmak üzere duracağınız yer ateştir." Ey Muhammed! Şüphesiz senin Rabbin hüküm ve hikmet sahibidir, hakkıyla bilendir.

  15. Mehmet Akif Ersoy

    128. Bir gün ki hepsini haşr ile, "Ey cin maşeri! İnsanlardan çoğunu kendinize uydurdunuz!" diyecek. Bunların insanlar arasındaki yârânı "Yâ Rabbe'l-âlemîn! İçimizden bir kısmı, diğerlerinden faydalandı, sonunda ise, işte bizler için takdir buyurduğun zamanı idrak etmiş bulunuyoruz" diyecekler. O da "Cehennem barınacağınız yer ki Allah'ın dilediği zamanlardan başka, içinde müebbeden kalacaksınız!" buyuracak. Rabbinin hikmetine had, ilmine pâyân olmadığında söz yok.

  16. Mehmet Okuyan

    128. (Allah) onların hepsini bir araya toplayacağı gün, “Ey cinler (şeytanlar) topluluğu! Siz, insanlarla çok uğraştınız!” (diyecektir). İnsanlardan olan dostları ise “Rabbimiz! (Biz) birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık.” diyecekler. (Allah da şöyle) diyecektir: “Allah’ın dilediği hariç, ateş, içinde ebedî kalacağınız yerdir. Şüphesiz ki Rabbin, doğru hüküm verendir, bilendir.”

  17. Mustafa İslamoğlu

    128. Yine O, onların tümünü bir araya topladığı o gün, "Ey görünmez (şerli) varlıklarla aynı safta duranlar! Siz insanlardan birçoğuna epey çektirdiniz!" (diyecek). Onlara yakın olan insanlarsa; "Rabbimiz! Biz birbirimizden epey yararlandık, nihayet senin bizim için tayin ettiğin sürenin sonuna geldik!" diyecekler. (Ve) O, "Ateş sizin içinde yerleşip kalacağınız ikametgahınız olacaktır; tabii ki Allah aksini dilemedikçe" diyecektir. Kuşkusuz Rabbin her hükmünde tam isabet eder, her şeyin hakikatini bilir.

  18. Mustafa Öztürk

    128. Gün gelecek, Allah herkesi huzurunda toplayıp, "Ey şeytanlar topluluğu! Siz dünyada insanları yoldan çıkarmak için tüm imkanlarınızı kullandınız. " diyecek. Bunun üzerine onların insanlar arasındaki yandaşları [müşrikler/kafirler] da şöyle diyecekler: "Rabbimiz! Evet, biz dünyada iken birbirimizden istifade edip işbirliği yaptık. [Şöyle ki o şeytanlar bize günahları cazip gösterdiler; biz de günaha batmak suretiyle onların insanları ayartma hedefine ulaşmalarına vesile olduk] . Ama artık bize tanıdığın sürenin sonuna gelmiş bulunmaktayız ve geç­mişte ne büyük yanlış yaptığımızı şimdi anlamış durumdayız. " [Geç kalmış bu itiraf üzerine] Allah da şöyle buyuracak: "Bundan böyle kalacağınız yer cehennemdir. Allah çıkmanızı dilemedikçe orada temelli kalmaya mahkumsunuz." Hiç şüphesiz senin rabbin her şeyi yerli yerince yapıp eden, her şeyi bilendir.

  19. Ömer Nasuh Bilmen

    128. Ve o gün ki, (Allah Teâlâ) onların hepsini haşredecektir. «Ey cin tâifesi! İnsanlardan birçok kimseler edindiniz (diye buyuracak).» Onların insanlardan dostarı olanlar da: «Rabbimiz! Bizim bazımız bazımızdan faidelendik ve bizim için tayin ettiğin ecelimize erdik,» diyecekler. Cenâb-ı Hak da buyuracak ki: «Ateş sizin karargâhınızdır, orada ebedîyen kalacaksınız, ancak Allah Teâlâ’nın dilediği müstesna.» Şüphe yok ki, senin Rabbin hakîmdir, alîmdir.

  20. Sadık Türkmen

    128. (Allah) onların hepsini bir araya topladığı gün: "Ey cin topluluğu! Muhakkak siz insanlarla çok uğraştınız" diyecek. İnsanlardan onları ostlar/evliya edinenler, derler ki: "Rabbimiz! Birbirimizden yararlandık ve Senin bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık." Allah buyurur ki: "Son durağınız ateştir, orada sonsuz kalıcısınız; Allah’ın dileyip (ufak tefek günahlarını) affettikleri hariç!" Şüphesiz Rabbin bilir ve doğru hüküm/karar verendir.

  21. Süleyman Ateş

    128. Hepsini bir araya toplayacağı gün: "Ey cin(şeytân)lar topluluğu, (der), siz insanlarla çok uğraştınız." Onların, insan dostları derler ki: "Rabbimiz, birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık." (Allâh da) buyurur ki "Durağınız ateştir. Allâh’ın, dile(yip affet)mesi hariç, orada ebedi kalacaksınız." Şüphesiz Rabbin hüküm ve hikmet sâhibidir, bilendir.

  22. Süleymaniye Vakfı

    128. Herkesi bir araya toplayacağı gün Allah şöyle diyecektir: “Ey cin topluluğu! Birçok insanı etkilediniz!” Onların insan dostları da şöyle diyeceklerdir: "Evet, Rabbimiz! Birbirimizden faydalandık. Nihayet bize biçtiğin sürenin sonuna ulaştık." Allah diyecek ki: “Belirlediklerim hariç kalacağınız yer, içinde ölmeyeceğiniz ateştir.” Senin Rabbin daima doğru karar verir, her şeyi bilir.

  23. Viyana Kur'an Okulu Kur'an-ı Kerim Meali

    128. (Allah,) onların hepsini bir araya topladığı gün, «Ey cinler (şeytanlar) topluluğu! Siz insanlarla çok uğraştınız» der. Onların, insanlardan olan dostları ise:«Ey Rabbimiz! (Biz) birbirimizden yararlandık ve bize verdiğin sürenin sonuna ulaştık» derler. Allah'ın var etmesiyle, (gücüyle) içinde ebedî kalacağınız yer ateştir. Şüphesiz Rabbin hikmet sahibidir, bilendir.

  24. Yaşar Nuri Öztürk

    128. Gün olur şöyle diyerek onları huzurunda toplar: "Ey cinler/görünmez varlıklar topluluğu! Şu insanlara gerçekten çok ettiniz/insanların birçoğuna göz diktiniz." Onların insanlardan olan dostları şöyle derler: "Rabbimiz, kimimiz kimimizden yararlanmıştı. Bizim için belirlediğin sürenin sonuna geldik." Buyurur ki: "Barınağınız ateştir. Dilediğim zamanlar hariç orada süreklisiniz." Senin Rabbin Hakîm’dir, Alîm’dir.